Demokrasi ve Hukuk Birliği

1. Devletin Teminatı: Tavizsiz Hukuk Üstünlüğü, Bağımsız Yargı ve Şeffaf Yönetim

Hukukun üstünlüğü, en tepedeki yöneticiden en sade vatandaşa kadar herkesin, istisnasız bir şekilde kanunlar önünde eşit olması demektir. Anadolu Birliği Partisi iktidarında, kanunlar birilerinin keyfine göre eğilip bükülen metinler olmaktan çıkarılacak; devletin ve milletin yolunu aydınlatan birer pusula haline getirilecektir.

Bunun ilk ve en önemli şartı, yargı bağımsızlığının tam ve kâmil manasıyla tesis edilmesidir. Yargı, hiçbir siyasi veya ekonomik gücün gölgesinde kalmadan, sadece ve sadece hukuka ve vicdanına göre karar verecektir. Kuvvetler ayrılığı ilkesi, demokrasimizin oksijeni kabul edilecek ve yürütmenin yargı üzerindeki her türlü vesayetine son verilecektir.

Şeffaflık, adil yönetimin ikiz kardeşidir. Devletin kapıları, milletten gizli işlerin çevrildiği yerler değil, her bir kuruşun hesabının verildiği, kararların hangi gerekçelerle alındığının açıklandığı camdan duvarlarla çevrili hizmet mekanları olacaktır.

2. Milletin Hakkını Koruma Seferberliği: Yolsuzlukla Mücadelede Sıfır Tolerans

Yolsuzluk, sadece bir hırsızlık suçu değil, aynı zamanda milletin geleceğine, evlatlarımızın rızkına ve devletin itibarına yapılmış en büyük ihanettir. Bu, en temel anlamıyla bir "kul hakkı" ihlalidir ve bizim nazarımızda affı yoktur. "Sıfır tolerans" ilkesi, bir slogan değil, partimizin temel yönetim ahlakı olacaktır.

Bu çerçevede, yolsuzluğu daha ortaya çıkmadan önleyecek etkin denetim mekanizmaları kurulacaktır. Kamu ihaleleri tamamen şeffaf hale getirilecek, siyasetin finansmanı üzerindeki denetim artırılacaktır. Yetim hakkını zimmetine geçiren kim olursa olsun, unvanına ve makamına bakılmaksızın bağımsız Türk yargısı önünde hesap verecek ve milletin hazinesinden çalınan her bir kuruş, yine milletin hazinesine iade edilecektir.

3. İnsanı Kazanma Siyaseti: Cezaevlerinde İntikam Değil, Islah Odaklı Yaklaşım

Bizim medeniyetimiz, "insanı yaşat ki devlet yaşasın" diyen bir anlayış üzerine kuruludur. Bu felsefe, suça karışmış ve hürriyetini kaybetmiş vatandaşlarımıza bakış açımızı da belirler. Cezaevleri, insanlardan intikam alınan, suçun ve suçlunun yeniden üretildiği karanlık mekanlar olamaz.

Anadolu Birliği Partisi için cezaevleri, bireyin topluma yeniden kazandırıldığı birer "ıslah ve eğitim" merkezine dönüştürülecektir. Modern infaz sistemleri kurulacak; hükümlülerin ve tutukluların insani şartlarda barınması sağlanacak, onlara mesleki eğitimler, psikolojik destek ve manevi rehabilitasyon programları sunulacaktır. Amacımız, duvarların arkasından topluma daha öfkeli değil, pişman olmuş, eğitilmiş ve bir daha suça bulaşmayacak erdemli bireyler kazandırmaktır.

4. Devlette Adalet ve Verimlilik: Liyakat Esaslı Kutsal Bir Görev Anlayışı

Devlet yönetimi, birilerinin akrabalarına, dostlarına veya yandaşlarına makam dağıtma yeri değil, millete hizmet etme makamıdır. Liyakat, yani işi ehline verme prensibi, devlet çarkının sağlıklı ve verimli işlemesinin yegâne anahtarıdır.

Partimiz, kamudaki tüm atama ve yükselmelerde tek bir kriteri esas alacaktır: Liyakat, ehliyet ve sadakat. Ancak bu sadakat bir kişiye veya bir partiye değil, sadece devlete ve millete olan sadakattir. Kamu görevlerine girişte adil, şeffaf ve objektif sınav sistemleri uygulanacak; her vatan evladının, hiçbir torpile veya ayrıcalığa ihtiyaç duymadan, sadece kendi bileğinin hakkıyla devletine hizmet etme imkânı bulması sağlanacaktır. Bu, hem devlet hizmetlerinin kalitesini artıracak hem de toplumsal adalet duygusunu zirveye taşıyacaktır.

Aziz milletimiz,

"Demokrasi ve Hukuk Birliği" vizyonumuz, adil, huzurlu ve müreffeh bir Türkiye'nin temel harcıdır. Bu harç, 85 milyonun tamamının ortak vicdanı ve aklıyla karılmıştır. Bu vizyon, partimizin değil, milletimizin ta kendisinin özlemidir.